DEVAM: 39- TEMAiM
(NAZARLIKLAR-MUSKALAR) TAKMAK BABI
حدّثنا
عَلِيُّ بْنُ
أَبِي
الْخَصِيبِ.
حدّثنا
وَكِيعٌ عَنْ
مُبَارَكٍ
عَنِ
الْحَسَنِ،
عَنْ
عِمْرَانَ
بْنِ
الْحُصَيْنِ؛
أَنَّ
النَّبِيَّ
صلى الله عليه
وسلم رَأَى
رَجُلاً فِي
يَدِهِ حَلْقَةً
مِنْ صُفْرٍ.
فَقَالَ: ((مَاهذِهِ
الْحَلْقَةُ؟))
قَالَ: هذِهِ
مِنَ
الْوَاهِنَةِ.
قَالَ
((انْزِعْهَا،
فَإِنَّهَا
لاَ
تَزِيدُكَ
إِلاَّ
وَهْناً)).
في الزوائد:
إسناده حسن.
لأن مبارك هذا
هو ابْنِ
فضالة.
İmrân bin Husayn
(r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), kolunda
tunçtan bir halka bulunan bir adam gördü ve: Bu halka nedir? buyurdu. Adam: Bu,
vahine (denilen kol ağrısın) dan dolayıdır, dedi. Resul-i Ekrem (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem): Onu çıkart. Çünkü o, senin rahatsızlığını artırır, buyurdu.
Not: Zevaid'de
şöyle denilmiştir: Bunun senedi hasendir. Çünkü ravi Mübarek, İbn-i Fudale olan
zattır.
AÇIKLAMA: Zevaid nevinden olan bu hadiste geçen Vahine: Omuzdan ele kadar uzanan bir
damar manasınadır. Bir kavle göre ise kol kısmında görülen bir ağrı ve
hastalıktır. Bir nevi boneuk, kala takılır ki ona Vahine boneuğu denilir.
Sindi: Nebi (s.a.v.)'in adamın kolundaki tunç halkayı çıkarmasını emretmesinin
sebebi şudur. Adam bu halkanın kendisini elemden koruduğuna inanıyordu. Bu
itibarla o halka yasaklanmış boncuk ve muska mahiyetini taşıyordu, demiştir.